Yapay Zekâ Destekli Platformlar, Havayollarının Uçak Dönüş Sürelerini Nasıl Kısaltıyor?
İçerik Yazarı
İçindekiler
Havayolları ve havaalanları uzun yıllardır, bir uçağın inişinden sonraki kalkışına kadar geçen süreyi, yani “turn time” süresini azaltmanın yollarını arıyor. Çünkü her dakika, hem maliyet hem de zaman açısından büyük fark yaratıyor.
Günümüzde, klasik güvenlik kameralarıyla entegre yapay zekâ destekli platformlar, bu süreci ciddi biçimde hızlandırıyor. Yeni teknolojiler sayesinde uçaklar daha kısa sürede kapıya yanaşıyor, yakıt alıyor, temizleniyor ve yeniden havalanıyor. Bu da hem tasarruf hem de zamanında kalkış oranlarında artış anlamına geliyor.
Üç Büyük Oyuncu: Assaia, Synaptic Aviation ve Royal Schiphol Group
Bu gelişen pazarda öne çıkan üç büyük geliştirici var: İsviçre merkezli Assaia, Miami merkezli Synaptic Aviation ve Amsterdam Schiphol Havalimanı’nın sahibi Royal Schiphol Group.
-
Assaia, çözümlerini dünya genelinde yaklaşık 1.500 kapıda devreye aldı.
Şirketin verilerine göre, Alaska Airlines, Seattle-Tacoma Havalimanı’nda dönüş sürelerini %12 oranında kısalttı. Bu, uçak başına ortalama 4 dakikalık tasarruf anlamına geliyor. Alaska, bunun hem yolcu deneyimini iyileştirdiğini hem de operasyon güvenliğinde kalıcı gelişim sağladığını belirtiyor. -
Synaptic Aviation teknolojisi ise şu anda 1.000’den fazla kapıda kullanılıyor.
Şirketin başkanı ve CTO’su Sal Salman, çözümün Spirit Airlines için kapı önünde bekleme sürelerini %75 azalttığını söylüyor. -
Royal Schiphol Group, Amsterdam’daki kendi geliştirdiği sistemle son dakika kapı değişikliklerini %25 oranında düşürerek, genel zamanında kalkış performansında 1 puanlık artış elde ettiğini bildiriyor.
Kameralar, Nesne Tanıma ve Gerçek Zamanlı Veri
Bu sistemler mevcut kamera altyapısını kullanıyor. Ancak fark, kameraların topladığı görüntülerin nesne tanıma (object detection) ile analiz edilmesinde.
Yapay zekâ, yakıt kamyonu, bagaj arabası, merdiven, catering aracı gibi 32 farklı nesneyi tanıyabiliyor. Böylece her bir görev (yakıt dolumu, temizlik, ikram, bagaj yükleme vb.) anlık olarak izleniyor.
Sistem, hangi işlemin geciktiğini ve bunun uçağın kalkışını ne kadar etkileyeceğini tahmin edebiliyor. Salman bunu şöyle açıklıyor:
“Mükemmel bir dönüş istiyorsanız, ikram aracının ne zaman gelmesi gerektiğini biliriz. Yapay zekâ, planlanan ile gerçekleşen arasındaki farkı anında gösteriyor.”
Zaman Tasarrufu, Maliyet Avantajı ve Verimlilik
Assaia Amerika Başkanı Tim Toerber, Seattle’daki testlerde gereksiz bekleme süresinde %17 düşüş sağlandığını belirtiyor.
Her bir dakikanın yaklaşık 100 dolara eşdeğer tasarruf anlamına geldiğini vurguluyor:
“Ölçmediğiniz şeyi yönetemezsiniz. Artık tüm bu süreçleri ölçebiliyoruz ve bu sayede toplam dönüş süresini düşürmek mümkün oluyor.”
Havayolları, bu verileri kullanarak hangi işlemlerin sürekli geciktiğini analiz edebiliyor ve yer hizmeti sağlayıcılarını performans odaklı sözleşmelerle değerlendirebiliyor.
Yapay zekâ destekli bu analiz, operasyonel verimliliği artırırken güvenlik alanında da fark yaratıyor.
Breeze CEO’su David Neeleman, Assaia ile çalışmayı düşündüğünü belirterek şunu ekliyor:
“Yer ekibinde yüksek sirkülasyon var, deneyimsiz personel çok. Bu sistem sadece kayıt tutmuyor, aynı zamanda tüm süreci izliyor ve sapmaları işaretliyor.”
Eleştiriler ve Gerçekler
Her uzman bu teknolojilere aynı gözle bakmıyor. Havacılık analisti Bob Mann (R.W. Mann & Co.), yapay zekâ destekli çözümleri “pahalı geçici çözümler” olarak nitelendiriyor.
Ona göre asıl çözüm, uçak akışının daha iyi yönetilmesi — yani yakıt, ikram, bakım gibi süreçlerin koordinasyonunun sistematik olarak planlanması.
“Sorun şu: Herkes aynı anda yakıt kamyonu istiyor ama kamyon sayısı sınırlı. Gerçek değişim, kaynak planlamasında,” diyor Mann.
Buna karşın Toerber, bu sistemlerin özellikle kısıtlı alanlara sahip havalimanlarında (örneğin San Diego, Seattle, JFK, LaGuardia, Newark) operasyonları stabilize ettiğini savunuyor.
Yapay Zekâ, Dakikliği Artırırken Güvenliği de Güçlendiriyor
Dakikalık gecikmelerin milyon dolarlık kayıplara neden olabildiği havacılıkta, AI tabanlı dönüş yönetimi, küçük dokunuşlarla büyük fark yaratıyor.
Uçakların daha hızlı, güvenli ve planlı şekilde havalanmasını sağlamak artık yalnızca insan gözüyle değil, veriyle gören yapay zekâ sistemleriyle mümkün.
Başlık
Açıklama